Müzelerimiz

 
GAZİANTEP MÜZELERİ
 
 
İÇİNDEKİLER……………………………………………………………………………1
HASAN SÜZER ETNOĞRAFYA MÜZESİ …………………………………………....2
BAYAZHAN GAZİANTEP KENT MÜZESİ …………………………………………...3-4
GAZİANTEP MEVLEVİHANESİ VAKIF MÜZESİ ………………………………..5-6
ŞAHİNBEY MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ …………………………………………...7
EMİNE GÖĞÜŞ MUTFAK MÜZESİ ……………………………………………………..8
GAZİANTEP ATATÜRK ANI MÜZESİ …………………………………………….9-10
GAZİANTEP OYUN VE OYUNCAK MÜZESİ ………………………………………11-12
MEDUSA CAM ESERLER MÜZESİ …………………………………………………….13
GAZİANTEP SAVUNMASI VEKAHRAMANLIK PANAROMASI MÜZESİ ………14-15
İSLAM BİLİM TARİHİ MÜZESİ ……………………………………………………16-17
GAZİANTEP HAMAM MÜZESİ ………………………………………………………….18
YAŞAYAN MÜZE GÜMRÜK HAN…………………………………………………19-20
GAZİANTEP ZOOLOJİ VE DOĞA MÜZESİ …………………………………………21
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HASAN SÜZER ETNOĞRAFYA MÜZESİ
Gaziantep, Bey Mahallesi, Hanifioğlu Sokak’ta yer alan bina, bu asrın başlarında inşa edilmiştir. Daha sonra birkaç kere el değiştiren bina, 1985 yılında çok harap bir vaziyette iken işa­damı Sayın Hasan Süzer tarafından satın alınmış, restorasyonu tamamlandıktan sonra “Hasan Süzer Etnografya Müzesi” olarak kullanılmak şartıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağışlanmış­tır.
Bina ana kaya içine oyulmuş mahzen üzerine üç kattan oluşmakta, ikisi anayola, diğeri ara sokağa ulaşan üç girişi bu­lunmaktadır. Ön cephedeki işlemeli büyük kapıdan “hayat” adı verilen orta bahçeye, küçük kapıdan ise “selâmlık” denilen bö­lüme geçilmektedir. Hayatın güneybatı köşesinde, üst katında oturma odası, alt katında ocaklık ve tuvaletin yer aldığı iki katlı müstakil bir bina yer almaktadır. Bu bölüm evin hizmetkarla­rı, tarafından kullanılmıştır. Hayat, ince bir taş işçiliğinin eseri olan renkli taşlarla kaplanmıştır.
Bodrum katları; birbirinin içinden geçme iki ayrı mekândan ibaret olup, ikisi arasında yaklaşık 2 m. kot farkı mevcuttur. Ta­mamen yerli kayaya oyulmuş mağara görünümündeki bodrum katta pekmez ve zeytinyağı depolamaya yarayan küpler, erzak depolamaya yarayan bölümler ve su kuyusu bulunmaktadır. Bu bölümde ayrıca büyük bir dokuma tezgâhı yer almaktadır.
Zemin katta iki oda “ocaklık” adı verilen mutfak, evin ha­mamı ile bu mekânın ısınmasını sağlayan ocaklar ve iki farklı taraftan birinci kata çıkan merdivenler yer almaktadır. Hamam, Türk hamamı özelliklerini taşımakta, külhandan gelen ve alttan geçen, duman vasıtasıyla ısınmaktadır. Girişin sağında yer alan oda “tandır odası” dır. Adını, tandır denilen gömme bir taş ocak üzerine konan bir kürsü ve onun üzerine örtülen geniş bir yor­gandan, mahalli bir ısınma sisteminden almaktadır.
Birinci katta sofada, taş işçiliği ve boyalı tezniyatı ile dikkati çeken bir çeşme ve hayata bakan üç ayrı oda yer almaktadır. Odalardan birisi gelin görme odası, diğeri günlük yaşamın sür­dürüldüğü iş odası, üçüncü oda ise erkek misafirlerin ağırlandı­ğı selâmlık bölümü olarak tanzim edilmiştir.
İkinci katta yer alan odalardan ikisi ev sahibine ait harem bölümü olarak düzenlenmiştir. Üçüncü katta terasa geçişi sağ­layan camekânlı bir oda ve “güvercinlik” bulunmaktadır. Bu bölüm günün yorgunluğunun giderildiği sakin bir köşe olarak canlandırılmıştır.
Bina içinde yer alan bölümler günlük yaşamdaki fonksiyon­larına göre yörenin eşyası ile donatılmış, mankenlerle teşhire canlılık ve gerçekçilik verilerek hizmet vermektedir. Müze de 2017 yılı itibariyle restorasyon çalışmaları başlamıştır.
 
HASAN SÜZER ETNOGRAFYA MÜZESİ
Müze restorasyon çalışmaları nedeniyle geçici bir süre ziyarete kapalıdır.
Adres: Eyüboğlu Mah. Hanifioğlu Sok. No: 64 Şahinbey / Gaziantep
Telefon: 0 342 230 47 21
Ziyaretçi Saatleri: Pazartesi dışında her gün,
08:00-17:00
08:00-17:00
 
 
 
 
 
 
 
BAYAZHAN GAZİANTEP KENT MÜZESİ
Tütün tüccarı olan Bayaz Ahmet Ağa ticaret yaparken ko­nakladığı Halep’te ki bir hanın 1909 yılında aynısının Antep’te de yapılmasını istemiştir. Bayaz Ahmet Ağa yapım aşamasında maddi sıkıntıya düşünce, Ermeni bir ortakla anlaşmıştır. Ba­yazhan, Ermeni taş ustalarına ve Halepli mimarlara yaptırılmış, yapımı 5-6 yıl sürmüştür. İlk yapıldığı yıllarda tütün hanı olarak kullanılmıştır. l. Dünya Savaşı’ndan sonra Antep’i İngilizler işgal edince, hanı karargah olarak kullanmışlar. Antep Savunması sı­rasında hapishane görevi de görmüştür. Gaziantep’te ilk sinema filmi Bayazhan’ın büyük salonunda gösterilmiştir.
1919 yılında Bayaz Ahmet Ağa’nın ölümüyle, hanın ken­disine ait olan yarısı, oğlu Hüseyin Bayaz’a geçmiştir. Ermeni ortağın, kendisine ait olan Han’ın diğer yarısını 1922 yılında Amil Müslim Ağa’ya satmasıyla, Han’ın bir yarısı rakı imalatha­nesine dönüştürülmüştür. 1930 yılında TEKEL tarafından satın alınarak, 2005 yılına kadar TEKEL’in mülkiyetinde kalmıştır. TEKEL’in kapanmasından sonraki dönemde Han işlevsiz, ba­kımsız ve kötü bir hale dönüşmüştür.
Restorasyonu tamamlanan han Gaziantep Büyükşehir Be­lediyesi tarafından Kent Müzesine dönüştürülmüştür. Bayaz­han iki kattan oluşmaktadır. Hanın birinci katında yöresel el sanatlarının satıldığı hediyelik eşya odaları ve restoranlar bu­lunmaktadır. Han’ın ikinci katının tamamı ise Gaziantep Büyük­şehir Belediyesi tarafından Kent Müzesi olarak düzenlenmiştir.
20 Haziran 2009 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğ­rul Günay’ın katılımıyla hizmete açılan Bayazhan - Gaziantep Kent Müzesi’nde, geçmişten günümüze Gaziantep kent kültürü, 23 ayrı odada sergilenmekte ve sesli rehber sistemi ile anlatıl­maktadır.
Odaların bir kısmında, Yemenicilik, Sedefçilik, Kutnu Kumaş Dokumacılığı, Bakırcılık, Gümüş İşlemeciliği, Baklava Yapımı, Antep Kilimi’nin Dokunması, Antepişi Nakışı’nın işlenmesi Ga­ziantep el sanatlarının yapılışı yöresel kıyafetli mankenlerle canlandırılmıştır.
Müzenin koridoru, 46,40 m. x 4,70 m. ölçülerindedir ve ser­gi amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Koridorda kalıcı sergile­me olarak, camekan içerisinde 6 adet kadife elbise (yaklaşık 35 yıllık), kutnu elbise, Antep işi gecelik (yaklaşık 50 yıllık), büyük gaz lambası, 7 parçadan oluşan fotoğraf makineleri, dikiş maki­nesi ve kutusu (yaklaşık 64 yıllık), kadife sırma kırlent (yaklaşık 70 yıllık), daktilo (yaklaşık 94 yıllık), hesap makinesi sergilen­mektedir.
Gaziantep’in tarihi ile ilgili odalarda; Gaziantep’i Yönetenler ve Temsil Edenler (Valiler, Milletvekilleri, Belediye Başkanları), Gaziantep’te İlk Yaşam İzleri, Medeniyetlerin Kavşağı Gazian­tep, Gaziantep’te Selçuklu, Memluk ve Osmanlı Dönemi, Bir Za­manlar Antep, Antep ‘in Kurtuluş Destanı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Gaziantep, Genç Cumhuriyet ve Gaziantep konulu odalar bulunmaktadır. Yakın Dönem Odası’nda ise; Kendini Ko­ruyan Kent, Bayazhan’dan Kent Tarihi Müzesi’ne başlıklı konu­lar anlatılmaktadır.
Tematik Bölümde; Gaziantep’te Ekonomi, Sivil Toplum ve Gaziantep, Gaziantep’te Eğitim, Gaziantep’te Sağlık, Gazian­tep’li Olmak, Gaziantep’te Olmak, Gaziantep’in Gelenek ve Gö­renekleri, Gaziantep’te Yemek ve Eğlence Kültürü, Gaziantep’te Turizm, Kardeş Şehirlerimiz, Gaziantep’in Doğası, Gaziantep’te Kültür-Sanat, Gaziantep Folklörü ve Halk Müziği, Antep Fıstığı, Gaziantep’te Tarım, Gaziantep’te Spor, Gaziantep’in Basın Tarihi gibi konuların tarihsel süreci, plazmalarda oynayan filmlerle, sesli rehber sistemi ile ve duvarlardaki panolarla anlatılmak­tadır.
El Sanatları bölümünde; Yemenicilik Sanatı’nın anlatıl­dığı odada; yemeniler ve yemeni kalıplarına ek olarak 14 adet (yaklaşık 100 yıllık) yemenicilikte kullanılan araç ve gereçler bulunmaktadır. Sedefçilik Sanatı’nın anlatıldığı odada; sedef işlemeciliği uygulanmış ahşap eşyaların yanı sıra, mengene, sedefçilikte kullanılan makine ve 2 adet gaz lambası sergilen­mektedir.
Kutnu Kumaş Dokumacılığı’nın anlatıldığı odada; farklı desenlerde kutnu kumaş örneklerinin yanı sıra, orjinal ahşap kutnu dokuma tezgahı bulunmaktadır. Bakırcılık ve Gümüş İşlemeciliği’nin anlatıldığı odada; kalaylı, kalaysız, işlemeli,
işlemesiz bakır mutfak eşyaları ile gümüş eşyaların yanı sıra, bakırcılıkta kullanılan mengene, bakırcılıkta kullanılan maki­ne ve kilim sergilenmektedir. Kilimcilik Sanatı’nın anlatıldığı odada; orijinal kilim dokuma tezgahının yanı sıra, 3 adet kilim sergilenmektedir. Antep Evleri’nin anlatıldığı bölümde; kilim üzerinde, orijinal ayaklı ahşap gergefe geçirilmiş Antepişi kare masa örtüsü (yaklaşık 150 yıllık) ile Antep nakışının işlenmesi canlandırılmıştır.
Gaziantep’in Ekonomisi’nin anlatıldığı odada; yatay came­kan içerisinde Antepişi kare masa örtüsü ve 1 adet tel işi kare örtü sergilenmektedir. Gaziantep’in Gelenek ve Görenekleri’nin anlatıldığı odada; yatay camekan içerisinde (yaklaşık 54 yıllık) 15 parça berber malzemeleri ve gemici feneri sergilenmekte­dir. Baklava yapımının anlatıldığı bölümde; baklava yapımında kullanılan eşyalar, oklavalar, bakır mutfak eşyalarının yanı sıra, gazocağı bulunmaktadır. Antepfıstığı’nın anlatıldığı odada; 2 adet kilimle birlikte bakır mutfak eşyaları ve kurutulmuş Antep fıstığı sergilenmektedir. Kardeş Şehirler Odası’nda ise; 4 adet camekan içerisinde, Kardeş Şehirler’den gelen hediyeler sergi­lenmektedir.
Ayrıca Gaziantep Kalesi ve Kültür Yolu, Emine Göğüş Gazi­antep Mutfak Müzesi, Ömer Ersoy Kültür Merkezi, Şirehan - Ye­mişhan ve Şeyh Fetullah Cami maketleriyle şehrimizin önemli yerleri de Kent Müzesi içerisinde teşhir edilmektedir.
 
 
GAZİANTEP BAYAZHAN KENT MÜZESİ
Adres: Akyol Mah. Atatürk Bulvarı, No: 119 Şahinbey / Gaziantep
Telefon: 0 342 220 08 88
Ziyaretçi Saatleri: Pazartesi dışında her gün,
08:30-17:30
08:00-17:30
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
GAZİANTEP MEVLEVİHANESİ VAKIF MÜZESİ
Vakıflar Genel Müdürlüğü, bünyesindeki eski konak, med­rese, hanigah, mevlevihane gibi yapıları, koruma amaçlı belirli restorasyon süreçlerinden sonra modern müzecilik anlayışıyla toplumun hizmetine sunulmaktadır. Yaklaşık 400 yıllık bir geç­mişe sahip ve Osmanlı zamanında ülkenin dört bir yanındaki yüze yakın mevlevihaneden biri olan Gaziantep Mevlevihanesi, çeşitli yapı dönemlerinden sonra ve 2006 yılındaki restoras­yonla 2007 yılında müzeye dönüştürülmüştür.
“Dinle neyi çünkü hikayet ediyor” Mevlevihane’nin günü­müzde Tekke Camisi olan Semahane kapısı üzerindeki bu dize­nin yer aldığı Farsça kitabeden, Ayıntab Sancak Beyi Türkmen Mustafa Ağa tarafından 1638 yılında yaptırıldığı öğrenilmekte­dir. Vakfiyesine göre Mustafa Ağa, Şaban Dedenin oğlu Postni­şin Mehmet Dede ve onun soyundan gelecek şeyhlerin müte­velli olarak tayin edilmesini şart koşmuştur. Evliya Çelebi’nin “… amma hepsinden iyisi ve süslüsü imaretinde nimeti çok, güzel yapılı Mevlevihane Tekkesi’dir.” dediği Mevlevihane, günümüz­de kentin tarihi dokusunu oluşturan cami, han, hamam gibi eski eserlerinin pek çoğundan daha erken tarihli olmasıyla da kent için önemli bir yapı topluluğudur.
Mevlevihane, Şer’i Sicil kayıtlarından ve vakfiyesinden an­laşıldığına göre bir semahane, bir mescit, şeyh için büyük bir oda, dervişler için dokuz hücre ve bir havuz bulunan bir tekke olarak yaptırılmıştır. Bu verilerden, yapı topluluğunun günü­müze kadar çeşitli değişikliklere uğradığı anlaşılmaktadır. 20. yüzyıl başlarında Mevlevihane, çevresindeki dükkanlarla be­raber büyük bir yangın geçirmiş ve Şeyh Mehmet Munip Efendi tarafından pek çok mekan yeniden yaptırılmış veya onarılmıştır.
Yapı topluluğunda büyük avlunun güneyinde Semahane ve onun batısında mescit, avlunun doğusunda bugün bir kısmı imam odası, müezzin odası ve kadınlar mescidi olarak kulla­nılan 5 derviş hücresi bulunmaktadır. Avlunun batısında bir iç bahçenin kuzey ve güneyinde eskiden Şeyh Evi ola­rak tanımla­nan bugün ise Müze olarak kullanılan se­lamlık ve derviş hücre­lerinin olduğu kısım yer almaktadır.
Semahane, Şer’i Mahkeme Si­cilleri’nde yer alan bir berattan anla­şıldığına göre 1675 tarihinden itibaren cuma hutbelerinin okunduğu bir cami düzenine gelmiştir. Ancak Cumhuriyetin ilanından sonra tekke ve zaviyeler kapatılınca Vakıflar Genel Müdürlüğü, Mevlevihane’nin yönetimi­ni almış, semahane ve selamlık bölümle­ri, Tekke Camisi ve İstiklal İlkokulu olarak kullanılmıştır. Yapı, Gaziantep’in ilk okul­larından biri olarak yaklaşık 30 yıl hizmet verdikten sonra cami lojmanı, sağlık ocağı, müftülük gibi çeşitli işlevlerde kullanılmış ve daha sonra da müzeye dönüştürülmüştür. Müzeyi oluşturan binalar, Gaziantep gele­neksel konut mimarisinde “avlunun iki yanına yerleşmiş” plan tipindedir. Üç katlı ana bina, daha seyrek olarak karşımıza çıkan bir özelliğe sahip olarak içeriden merdivenlidir. Basık kemerli sıra pence­reler ve üstlerindeki kuş ta’aları cepheye hakim­dir. Kuzeydeki iki katlı bina ise revaklı­dır.
İki katlı binanın alt katı iki mekandan oluşur. Doğudaki mutfak ve depo olarak değerlendirilmiştir. Batıdaki mekan ise Sinevizyon Salonu’dur. Müze ziyaretçileri, gezintilerine müze­nin tanıtıcı filmini izleyerek başlamaktadırlar. Binanın üst ka­tında Halı ve Kilim Salonları yer almaktadır. Gaziantep Mevlevi­hanesi Vakıf Müzesi; renkler, desenler ve motiflerle sembolize olan Anadolu kültür zenginliğini Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait halı ve kilim koleksiyonunun mütevazı bir seçkisi aracılığıy­la sunmaktadır. Motifler ve anlamlarıyla ilgili bilgilerin yer aldı­ğı panolar, motif dağarcığını bilgiyle buluşturmaktadır. Avlunun karşısında yer alan ana binanın, yaşanmışlığın izlerini barın­dıran -biraz dik, biraz dar- merdivenleri, Sufi müziği eşliğinde ziyaretçileri selamlık dairesi olan üst kata taşır.
Maden Eserleri ve Mevlevilik Kültürü Salonu şeyhin pos­tunun bulunduğu mekandır. Kalem işleriyle bezenmiş eliptik kubbe biçimindeki tavan ve hemen altında müzik yapan iki mutrip figürleri ziyaretçileri karşılar. Salonun ortasında müzi­ğin ritmiyle dönen Semazen figürleri bulunmaktadır. Salonun diğer ucunda önlerindeki rahlelerden Kur’an-ı Kerim ya da Mesnevi okuyan Mevlevi figürleri, Mevlevihane’de gündelik hayatın mistik havasını canlandırmaktadır.
Bu binadaki salonların sergileme düzeninde, müzenin mi­mari yapısına uygun olarak pencere içleri birer vitrin olarak de­ğerlendirilmiştir. evhaları ve vitrinlerde kandiller, mumluklar ve mihrap şamdanları sergilenmektedir. Türk Maden Sanatı içerisinde önemli bir yere sahip olan bu eser grubunun çoğun­luğunu mihrap şamdanları oluşturur. Mihrap şamdanlarına ışıkla ilgili olmasıyla sembolik anlamlarda yüklenmiştir.
Orijinalinde şeyhin özel kullanımına ait diğer iki odadan ilki Hat Salonu’dur. Bu salonda Beylikler döneminden Osmanlı dönemine kadar uzanan bir zaman aralığına sahip Kur’an-ı Ke­rim’lerin yanı sıra ayet, hadis ve şiirlerin yazılı olduğu hat lev­halar bulunmaktadır.
Saat ve etnografik eserler salonunda Mevlevihane’nin son şeyhleri ve ailelerine ait birtakım kullanım nesneleri ve fotoğ­raflar ile Osmanlı Dönemi’ne ait ahşap kakma süslemeli bir rahle ve Gaziantep camiilerinden getirilen sandıklı saatler ser­gilenmektedir.
 
 
İncili Pınar Mahallesi, 36003. Cd. No:11, Kat:4 (Defterdarlık Binası İçerisinde Valiliğin Bitişiği) Şehitkamil/GAZİANTEP 27090
0342 230 50 10